Merhaba Ziyaretçi
Son Eklenen Filmler Göster/Gizle | Sitemizde yaklaşık 5566 film bulunmaktadır.

Çevrimiçi Ortegalex

*
  • Tüm linksiz film kategorisindeki sunumlar bilgi amaçlıdır. Filmler ile ilgili talepler için benimle iletişime geçebilirsiniz.
  • *****
  •  6809 6809
  • 65522 65522
  • Tüm Yeşilçam filmleri için mesaj atabilirsiniz..

Yeşilçam Sohbetleri -2-

Yeşilçam Sohbetleri -2-
« : 24 Mayıs 2013, 16:35:27 »
Birçoğumuz filmlerdeki esas oğlanla esas kızın arabayla boğaz yolunda gezintilerini mutlaka hatırlarız, Köy filmleri hariç,hemen her filmde yer alan bu sahneler, o zaman diliminin bir parçası olarak arka planında gözüken denize girenler balık tutanlar ve başka enstantanelerle doludur. 60'lı 70'li yılların  filmlerinin bir çoğu boğazın iki yakasındaki köşkler, yalılar evler ve sokaklarda çekilmiştir. Hala seyretmekten keyif aldığımız, duvarında Hulusi Kentmen'in fotoğrafı bulunduğu, salonunda gençlik partilerinin düzenlendiği, zengin ve hain(!) babanın viskisini yudumlarken kızını bırakması karşılığında para teklif ettiği sahneler, evet hepsi bu evlerde  geçmişti.
Ekonomik sıkıntılar içindeki sinemamız gerçek stüdyo-platolardan yoksun olduğu için, çekimleri gerçek evlerde ve mekanlarda yapmak zorunda kalmıştır. Çoğumuz bu evleri birçok filmde gördüğümüz için göz aşinalığımız vardır. 1960'lı yıllara kadar stüdyolarda kurulan  basit platolarda çekilen sinema filmleri, bu yılların ardından sokakta, gerçek mekanlarda çekilmeye başlandı.  Bilinen ilk stüdyo Kemal filmin kiraladığı Eyüp Defterdar’daki Mensucat fabrikasının dikim pavyonlarından birinin kiralanmasıyla oluşmuştur. Filmlerin senaryolarına göre aranan ve tespit edilen bu mekanlar, gündelik kira karşılığında, gereken sahneler çekilinceye kadar kullanılırdı. Plato demişken bu konuda 80'li yıllara kadar filmlerin bir çoğunda plato ve dekor işlerini gerçekleştiren Sohban Koloğlu nun ismini anmadan geçmemek lazım. Çeşitli yerleri kiralayarak Sohban Platoları adıyla setlere dönüştürmüş. O yıllarda çok film çekildiği için dönemin yıldızları da zamanlarının çoğunu bu evlerde geçirmek zorunda kalırlardı. Muammer Karaca'nın Yeşilyurt'ta bulunan evi birçok filme mekan olmuştur, şimdi yıkılmış ve Karaca Apartmanı'na dönüşmüş , günümüze kadar ulaşamamış durumda olanlardandır.
Ortaköyde birçok filme mekan olmuş Sadıkoğulları Yalısı köprü yapımında yıkılmıştır. Üç katlı bu binayı, Sonbahar Rüzgarları ve Ankara Ekspresinde görebiliriz. Yine 60 lı yılların birçok filmine tanık olmuş Kanlıcada'ki ikiz Yalı fakir-zengin aşkında, zengin tarafın mekanı olarak bolca kullanıldı. Şimdilerde restoran olarak kullanılıyor. Gıgıriye ve Şekerpare filmlerine de ev sahipliği yapmış Beylerbeyi’ndeki Lazların Köşkü olarak bilinen köşk, en fazla kullanılan evlerden birisiydi Yeşilçam'ın. Münir Özkul-Adile Naşit'le anne babayı oynayan aileli filmler, Üsküdar’daki Güllü köşkde çekilmiştir. Bir çok filme ev sahipliği eden Yeniköy'deki Sait Halim Paşa Yalısı ise geçtiğimiz yıllarda yanmıştı. Birçoğu da betonlaşmış veya orjinal halini kaybetmiş durumdadır. Hasılat rekorları kıran bizim dönemin öğrencilik yıllarında vizyona giren ve hala ilgiyle izlenmekte olan Hababam Sınıfı; Kel Mahmut'un durup, Müdür(!) edasıyla etrafı kolaçan ettiği merdivenlerin hala durduğu, Hababam Sınıfı serisinin çekildiği mekanlardan biri olan Koşuyolundaki Adile Sultan Kasrı, Öğretmen evi olarak kullanılmakta, filmlerin bir çok sahnesinin çekildiği koru, bugün birçok rant tartışmalarına sebep olmaktadır. Binanın sınıf olarak kullanılan odası Hababam sınıfı Müzesi olarak hizmet vermektedir. Gazino sahnelerinin çekildiği Kazablanka Gazinosu şimdilerde Düğün salonu olarak kullanılmaktadır. Ayrıca Paşabahçedeki gövdeleri ayrı dalları birleşmiş ağaç bulunan koruluk da romantik sevgililerin buluşma yeri olarak birçok filmde görünmüştür. Otel lobisi olarak en çok kullanılan mekan Tarabya Otelinin lobisiydi.
Bu yıllarda çekim yapılan diğer evler derlediğim kadarıyla sunlardi:
                                                                                                                                                                             *Yeniköy sırtlarında HafizeHanımKöskü
*Yeniköyde Çürüksulu Ali Paşa Köşkü
*Bebekte Hanzade Yalısı
*Ortaköyde Sadıkoğulları yalısı
*Sabahattin Bey Köşkü
*Tarabya'da Hüsnü Türel ve Hakkı Gedik'in köşkleri
*Esentepe de Ayhan Hanım köşkü
 *Bakırköy Fikret Yüzatlı yalısı
*Erenköydeki Sokollu köşkü
*Nişantaşındki Sarraf İbrahim Beşer in Evi
*Akadlar'da Ayfer Feray'ın evi
*Üsküdar'da Abrahampaşa  köşkü
*Çengelköy'de Kont Ostrogof yalısı (Norveç Sarayı)
*Kızıltoprak'ta Bahçeli köşk*Bağlarbaşı Kedili köşk
*Yeşilyurt Muammer Karaca Köşkü
*Kanlıcada Abut yalısı
*Beylerbeyi'nde Kalkavanlar'ın Köşkü
*Kanlıcada kuyucaklı köşkü
*Çamlıcada Modern köşk
*Üsküdar Çinili Köşk
*Erenköyde Kazım Nami Duru nun Köşkü
*Arnavutköy deki (akıntıburnu) Asma bahçeli köşk
 Diğer mekanlar
*Kurtuluş'da Kulüp Yasemin,Cihangir de Kulüp Suat,Taksim de Lalezar, Tepebaşında Kazaplanka
*Maksim Gazinosu, Aksaray Lunapark Gazinosu, Tepebaşı'nda  Pera palas, Sıraselviler kulüp 12, Beyoğlu Londra Pavyonu, Balat Agora Meyhanesi, Validebağı Adile sultan Kasrı Ayrıca Bilezikçi Çiftliği  en çok  kullanılan mekanlardandı.
YEŞİLÇAMDA ÜZÜCÜ KAZALAR
Geçen yıl Son Bahar dizisinin set ekibinin çekimden dönerken yapmış olduğu vahim kaza sonucu iki çalışanın hayatını kaybetmesi, bu yıl da Yahşi Batı filminin çekimleri sırasında görevli bir seyisin ölmesi, aklıma sinemamızda film çekimi sırasında meydana gelen kazaları hatırlattı. Bunlardan en çok hatırladığım Cüneyt Arkın ın sürekli kaza geçirdiği haberleri ve Türkan Şoray ın attan düşmesi ve uzun bir süre boyunlukla yaşamasıydı. Bilinen en eski kaza, 1929 yılında çevrilen "Kaçakçılar" filmi çekimlerinde otomobilin ağaca çarpması sonucu oyunculardan Erden Karakaş ın ölmesiydi. 1950 de Fato filmi çekilirken otobüs devrilmiş, Rüçhan Çamay, Kemal Baysal, Nazım Bora ve Orhan Arıburnu yaralanmışlar. 1964 de Yankesici film için Karabük e giden Ahmet Tarık Tekçe trafik kazası sonucu ölmüştü. 1966 yılında Ayhan ışık kamyondan atlarken ayağından yaralanmış. En çok kaza geçiren kuşkusuz Cüneyt Arkın dı.En önemli kazası "Vatan ve Namık Kemal" filmi çekiminde cephanelik havaya uçurulurken ağır biçimde yaralanmış olmasıydı.
MÜZİSYEN MUZAFFER TEMA
Bir dönemin yakışıklı jönü Muzaffer Tema'nın sinemaya geçişine bir klasik müzik konseri sonrasında  olmuştur desek (ne alaka) diye düşünebiliriz. İstanbul  belediye konservatuarına çocuk yaşta girmiş iyi bir eğitimden sonra Ankara Konservatuarını tamamlayıp ,sınavla Cumhurbaşkanlığı Filarmoni Orkestrasına girmekle kariyerini geliştirmiş bir sanatçının birden farklı bir kulvarda (sinemada) görünmesi kuşkusuz az görülebilecek bir durumdur. Evet Muzaffer Tema ülkemizin en önemli orkestrasının Fülütçüsüyken,İstanbulda ilk kez verdiği bir konser  sonrasında kulise gelen Aydın Arakon, Turgut Demirağ ve Şadan Kamil kendisine başrol teklif etmişler,deneme çekimlerinden sonra başarılı bulunmuş ve ilk filmi olan Çığlığı  çekmiştir. Tema sinema kariyerini de başarıyla yürütmüş bir sanatçıydı, 50 lerde ABD ye gidip şansını orda denedi, bir kaç filmde de görev aldı. 70 lerin sonunda yeniden Amerikaya dönerek oraya yerleşti.

Alıntıdır
Fenerbahçe Türkiye'dir, Türkiye Fenerbahçe..                                 

Linksiz Sunumlar kategorisindeki tüm filmler görsel sunumlardır, bilgi için benimle iletişime geçebilirsiniz.

Çevrimdışı olgunus

*
  • *
  •  66 66
  • 0 0
  • Yeşilçam Sever
Ynt: Yeşilçam Sohbetleri -2-
« Yanıtla #1 : 25 Mayıs 2013, 11:24:53 »
Yazı için bir anektod belirteyim başta Tatlı Bela (1961) filmi dahil benim izlediğim enaz 50 den fazla filmde emirgan kasrında bügün büyükşehir belediyesi tarafından eski haline uygun olarak restore ettirilip işletilen pembe köşk ve sarı köşktede çekilmiştir bu değeride günümüzde unutmamak lazım .

Çevrimdışı ZeuS

*
  • *
  •  3423 3423
  • 2042 2042
  • Yeşilçam Sever
Ynt: Yeşilçam Sohbetleri -2-
« Yanıtla #2 : 14 Kasım 2016, 11:01:24 »
Emeğinize Sağlık Teşekkürler...

Çevrimdışı genç_dede

*
  • iyilik yap denize at balık bilmezse halik bilir
  • *
  •  7642 7642
  • 65194 65194
  • Yeşilçam Fedakarı
Ynt: Yeşilçam Sohbetleri -2-
« Yanıtla #3 : 15 Kasım 2016, 03:14:30 »
Çok değişik bir konuymuş gene, sağol Kaptan..